Çocuklarla Konuşma Sanatı
Ailelere ya da öğretmenlerle ne zaman konuşma yapsam, en büyük şikâyetleri “Biz söylüyoruz, ama dinlemiyorlar,” oluyor. Bugün birkaç örnekle daha etkin nasıl iletişim kurabiliriz konusuna bakalım istedim. Ahmet yedi yaşında olsun. Akşam yatma saati de 21.30. Saat 21.00”de anne başlar, “Haydi, dişini fırçala, tuvalete git.” Ahmet televizyon seyretmektedir. Yanıtlar: “Şu bitsin de…” Anne devam eder “Hadi ama her gece aynı şey, uyanamayacaksın.” “Beş dakika anne.” Bu böyle sürer gider. Sonunda siz bağırmaya başlarsınız. Ahmet “Tamam,” der ve yatmaya gider. Kendi kendinize niçin sizi dinlemediğini sorar durursunuz. Oysa tüm konuşmanın içinde fark etmeden ona öğrettiğiniz “Ben öfkelenip, bağırana kadar beni dinlemen gerekmiyor”dur.
KARARLI OLUN
Çocuklar sizleri çok çabuk tanır ve anlar. Ne zaman ailelerinin isteklerinde ve söylediklerinde kararlıdırlar anlarlar. Bu zaman sizin kızarak, bağırmaya başladığınız zaman olmamalıdır. Oysa Ahmet”e en başından kararlı ve net olarak yatma zamanının geldiğini söyleyip uzatmalara izin vermediğinizi gösterseniz, bu tartışma olmayacaktır. Ayşe dokuz yaşında. Ödev yapması gerekiyor. Tatil günü. Sabah kahvaltıdan sonra ona: “Ayşe, ödevlerini yapman gerek,” dediniz. O da size “Tamam,” dedi. Siz masayı topladınız, bulaşıkları yerleştirdiniz. Baktığınızda Ayşe, TV seyrediyordu. Seslendiniz: “Ödevlerini yapmayı unutma.” “Unutmam, merak etme,” yanıtıyla olay kapandı. Yemeğe oturduğunuzda ödevler tekrar gündeme geldi.
“Ayşe ödevlerini yaptın mı? Keşke yapsaydın, bak zaman geçiyor.” Ayşe yemekten sonra yapacağını söyledi. Yemekten sonra yapmanız gereken bir şeyi yaparken, Ayşe size yardım etti. Çok hoşunuza gitti ve ona “Bana yardım etmen çok hoşuma gidiyor, ama ödevlerini yapacak mısınız?” dediniz. Bu öykü akşam yatma zamanı geldiğinde bitmemiş ödevler, siz ve Ayşe arasında tartışmayla sonlanır. Siz gün boyu ödevlerini yapması gerektiğini söylediğinizi düşünseniz de sözlerinizden onun okuduğu alt yazı “Beni duymazdan gelmeye devam edebilirsin, yapacağım bir şey yok,”tur. Ona yalvarmış, sınırsız süre tanımış olduğunuzu fark etmezsiniz. Oysa yapmanız gereken basittir. İstediğiniz şeyi belirleyecek, söyleyecek, gerekirse uyaracak ve harekete geçeceksiniz. Ödevi yapması gereken zamanı planlayıp net olarak “Öğle yemeğinden önce, saat 13.00”te dersin bitmiş olacak,” denilmesi gerekir. Süre bitmek üzereyken, kontrol edip henüz yapmadıysa, “Ayşe, yarım saat sonra yemek hazır ve ödevinin bittiğini görmek istiyorum,” demek uygundur.
Tüm bunlara karşın, zaman dolduğunda ödev yapılmamışsa ne olacak? İşte o zaman seçilebilecek farklı yöntemler olabilir. Örneğin “Yemek hazır, biz oturuyoruz. Sen ödevini bitirdiğin zaman yiyebilirsin,” yöntemlerden biridir. Bazen bu tür davranışlar her şeye karşın tekrarlanır. O zaman öncelikle çocukla uzun bir konuşma yapma zamanıdır. Sakince neleri yanlış yaptığını, bunun kendisini ve sizi nasıl etkilediğini ona anlatın. Bir program yaparak, buna uyuması gerektiğini, uymadığı zaman olacakları paylaşın. Önemli olan çocuğun sizin kararlı ve ne istediğini bilen biri olduğunuzu anlamasıdır.
Yazar: Prof.Dr. Bengi Semerci
Kaynak: http://www.sabah.com.tr
Yorumlar